Geçmişten günümüze görev üstlenen bir mesleğin sahipleri var ki, haklarında çok şeyler söylenir.
Olmadı yazılıp çizilir.
Zira onlar, üstlendikleri görevin getirdiği sorumluluk bilinci içerisinde hareket edenlerdir.
Özellikle hayatın seyri içerisinde meydana gelen her türden gelişmeleri kamuoyunu bilgisine sunmakla yükümlüdürler dense, abartı olmazdı.
Olmazdı…
Mesleğin başlangıcında;
“Halkı bilgilendirme sorumluluğunu yerine getireceklerini taahhüt etmişlerdi.”
Kısaca onlar, her türden gelişmeleri doğru ve tez elden ulaştırmanın asli görevleri arasında olduğunun bilincindedirler.
***
Halkın bilgilenmesi noktasında görev üstlenen mesleğin sahipleri gazeteciler için bir başka önemli nokta daha vardı.
ZAMAN MEVHUMU
Kısaca onlar için zaman sınırlaması yoktu.
“Şimdi olmazsa biraz sonra,
Bugün olmazsa yarın” gibi bir yaklaşım söz konusu değildi.
Aksi halde, tam anlamıyla görevin yerine getirilmesi mümkün olmazdı.
İlişkin olarak önemli bir nokta daha vardı.
Gazeteciler, gözlenen gelişmeler bağlamında farklı yaklaşımlar içerisinde olamazlardı.
Aksi mümkün değildi.
Mesleğin başlangıcında söz vermişlerdi.
Şartlar ne olursa olsun, halkın bilgilenmesi adına hiçbir şeyden kaçınmayacakları,
Gerektiğinde gecesini gündüzüne katarak çalışacaklarını taahhüt etmişlerdi.
Hal böyle iken farklı eğilimler içerisinde olmaları, verdikleri sözlerle çelişen bir yaklaşım olurdu.
İnandırıcı olmaları noktasında da tereddütler oluşurdu.
Bu yüzden asıl olan, gelişmelerin en kısa sürede çarpıtılmadan kamuoyunun bilgisine sunmaktır.
***
Ülkemizin her kesiminde gözlenen gelişmeleri zamanında ve de çarpıtmadan halkın bilgisine sunanlar, önemli görevlerin sahipleri olunca, ilgili ve yetkililer duyarsız kalmamışlardı.
Her türden gelişmeleri en kısa sürede çarpıtmadan kamuoyunun bilgisine sunanlar diyerek, bir yaklaşım sergilenmişti.
Vurguladığım gibi basın mensuplarına olan eğilim, her yılın 10 Ocak tarihinde farklı bir şekilde dile getiriliyordu.
Özellikle tüm yerleşim birimlerinde başta mülki amirler olmak üzere yerel yönetimlerin başkanları, bir kısım kurum temsilcileri de yayınladıkları mesajlarla, fiilen çalışan gazetecileri kutluyordu.
***
Aynı günün anlamına binaen sergilenen yaklaşım, bu senede gerçekleşmişti.
Menteşe Belediye Başkanı Bahattin Gümüş, bir duyarlılık örneği sergileyerek basın mensuplarıyla birlikte olma gereğini duymuştu.
Bu nedenle düzenlenen birliktelikte görüşlerini aktarırken diyor ki;
“Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi adına mesai saati gözetmeden mesleğini yapmaya çalışan basın mensuplarının günü kutlu olsun.”
Kuşkusuz başkan Gümüş, bir duyarlılık sergileyerek fiilen görev yapan gazetecilerle birlikte olma duyarlılığını göstermişti.
Görüşlerini yansıtması sürdüren başkan Gümüş devamla;
“Gazeteciler olarak sizler gece gündüz demeden, hafta sonu ve bayram demeden özveriyle çalışıyorsunuz.
Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi adına zor şartlar altında işinizi yapıyor, çoğu zaman ailenizden, sevdiklerinizden fedakârlıklarda bulunuyorsunuz.
Özgürce ve tarafsız bir şekilde görevlerinizi yerine getirebilmek adına büyük bedeller ödemek zorunda kalıyorsunuz.
***
Başkanın yaklaşımlarında abartı yoktu.
Kimler nasıl bir görüşün sahibi olsalar, ne tür yaklaşımlar sergilese de basın mensupları, çoğu kez zor koşullar içerisinde görev yapıyorlardı.
Oysa diyor menteşe Belediye Başkanı Bahattin Gümüş;
Özellikle bu süreçte toplumun doğru bilgilendirilmesi ve demokratikleşme adına özgür basına her zamankinden daha çok ihtiyacımız var.
İnanıyorum ki yakın zamanda yaşanacak değişimle siz değerli gazeteciler daha iyi şartlarda görevinizi yerine getireceksiniz.
Başkan Gümüş’ün iyi niyet içeren temennisinden sonra Muğla Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Süleyman Akbulut, Muğla Büyükşehir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Cem Kaytan ve Muğla Basın Emekçileri Platforma Yerel Yönetimler Sözcüsü Cüneyt Erdan, birlikteliği sağladığı için Menteşe Belediye Başkanı Bahattin Gümüş’e teşekkür etmişlerdi.
Kuşkusuz bu temennilerin özünde ZAMAN MEVHUMU TANIMAYAN GAZETECİLERİN sergilediği yaklaşımlar vardı.
YORUMLAR