Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
kule reklam
kule reklam

Türkiye’de 2024’te 56 bin 107 üniversite öğrencisi kaydını dondurdu

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, beş yılda toplam 324 bin 821, 2024’teyse 56 bin 107 üniversite öğrencisinin kaydını dondurduğunu açıkladı.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf

Türkiye’de uyuz vakaları, son yıllarda artarak halk sağlığını tehdit eden önemli bir sorun haline geldi. Uzman Doktor Mustafa Muhammet Erkek, vakalardaki artışın yalnızca bireysel hijyenle açıklanamayacağını, ekonomik kriz, kalabalık yaşam alanları ve sağlık sistemindeki eksikliklerin bu yayılımın temel nedenlerini oluşturduğunu ifade etti.

Uzman Doktor Mustafa Muhammet Erkek, Türkiye’de son yıllarda artan uyuz vakalarına dikkat çekerek, ekonomik kriz ve yetersiz hijyen koşullarının hastalığın yayılmasını hızlandırdığını Elips Haber’e anlattı. “Uyuz yalnızca bireysel değil, toplumsal bir sorundur ve etkili tedbirler alınmazsa halk sağlığını daha büyük ölçekte tehdit edecektir” diyen Erkek, çözüm önerilerini sıraladı.

“Son 5 yılda yüzde 300 artış var”

Dr. Mustafa Muhammet Erkek, uyuz hastalığındaki artışın çarpıcı istatistiklerle net bir şekilde ortaya konduğunu belirterek, vakaların yalnızca bireyleri değil, toplumu bir bütün olarak tehdit ettiğini ifade etti. Erkek, “Son beş yılda uyuz vakalarında yüzde 300 artış yaşandı. Bu artış, uyuzun yalnızca kişisel bir hijyen problemi olmadığını, toplumun genel sağlığını etkileyen bir sorun haline geldiğini kanıtlıyor. Kalabalık yaşam alanlarında hastalığın yayılma hızı çok daha yüksek ve bu durum, zincirleme şekilde yeni vakaların ortaya çıkmasına neden oluyor” diye konuştu.

“Ekonomik zorluklar ve hijyen eksikliği sorunun temelini oluşturuyor”

Hastalığın yayılmasında ekonomik zorlukların büyük bir etkisi olduğunu vurgulayan Dr. Erkek, ekonomik krizle birlikte hijyen koşullarının kötüleştiğini, bunun da hastalığın hızla yayılmasına zemin hazırladığını belirtti. Erkek, “Ekonomik sıkıntılar, insanların temel hijyen ürünlerine erişimini kısıtlıyor. Temizlik bir ihtiyaçtan ziyade lüks haline gelmiş durumda. Bunun yanı sıra, kalabalık ve hijyenik olmayan yaşam alanlarında insanlar aynı eşyaları kullanmak zorunda kalıyor. Bu da hastalığın yayılmasını hızlandırıyor” ifadelerini kullandı.

“Tedavide yapılan en büyük hata, sadece hastayı tedavi etmek”

Tedavi sürecindeki yanlışlara da dikkat çeken Erkek, uyuzun yalnızca bireysel bir hastalık gibi ele alınmasının tedavi başarısını düşürdüğünü ifade ederek, “Uyuz, yalnızca hastayı tedavi ederek kontrol altına alınabilecek bir hastalık değil. Hastanın tüm yakın çevresi, aynı evde yaşayan bireyler ve temas ettiği kişiler de tedavi sürecine dahil edilmeli. Aksi takdirde hastalık tekrar eder ve bu hem bireyler hem de sağlık sistemi için ciddi bir yük oluşturur. Yaygın, parazitik bir rahatsızlık olan uyuz hastalığı, genellikle bilek, dirsek, koltuk altı, göğüs, bel, kalça, genital bölge, ayak ve el parmak aralarında kaşıntıya yol açarak belirtileri gösterir. Kadınlarda meme uçlarında, erkeklerde ise genital bölgede kaşıntı ve lezyonlar görülebilir. Çocuklarda kulak arkası, yüz, avuç içi ve ayak tabanında da kaşıntı oluşabilir” dedi. Ayrıca, tedavinin mutlaka bir dermatolog kontrolünde gerçekleştirilmesi gerektiğini belirten Erkek, ilaçların yanlış kullanımının ciltte başka sorunlara neden olabileceğini sözlerine ekledi.

“Sağlık Bakanlığı daha fazla adım atmalı”

Uyuz gibi halk sağlığını tehdit eden hastalıklarla mücadelede devletin daha etkin bir rol üstlenmesi gerektiğini belirten Dr. Erkek, “Sağlık Bakanlığı’nın bu konuda çok daha proaktif olması gerekiyor. Hijyen ürünlerine erişim kolaylaştırılmalı, toplu yaşam alanlarında düzenlemeler yapılmalı ve halkın bilgilendirilmesi için kapsamlı kampanyalar başlatılmalı. Ayrıca, aile hekimlerinin ve sağlık çalışanlarının uyuz vakalarını tespit ve tedavi sürecindeki rolleri daha da güçlendirilmelidir” dedi.

“Toplum hijyen ve eğitim konusunda bilinçlenmeli”

Uyuzla mücadelenin yalnızca devlet politikalarıyla değil, bireysel ve toplumsal farkındalıkla da mümkün olduğunu ifade eden Erkek, “Halk arasında uyuz hastalığına dair yanlış bilgiler var. Kişisel hijyene önem vermek, aynı eşyaları paylaşmaktan kaçınmak ve hastalık şüphesi durumunda mutlaka bir doktora başvurmak çok önemli. Ancak bu süreçte insanların doğru yönlendirilmesi gerekiyor, aksi takdirde hem birey hem de toplum sağlığı zarar görmeye devam edecek” diye konuştu.