TEDBİR ALMAK KAÇINILMAZDIR

Yıllara varan süreçte karşılaşılan bir durum var ki, zaman zaman tedirginlik yaratıyordu.

Üstelik sadece belirli bir kesimi ilgilendiren durum değildi.

Herkesin yakından ilgilendiği, dolayısıyla gerekli tedbirlerin alınması gereken bir konuydu.

Buna karşın belirttiğim gibi her yıl çoğu kez gündemde yer alınca sıkıntılar yaratıyordu.

Hal böyle olunca yerel yönetimler, ilişkin olarak halk kesimi bir şekilde tedirginlik içerisindeydiler.

Bu nedenle mutlak çözüme kavuşturulsun isteniyordu.

Bir yerde beklentiler karşılık bulmalıydı.

Değilse, yani kalıcı çözümler getirilmezse, kısaca bir takım TEDBİRLER ALINMAZSA sorunlar yumağı olarak devam edip giderdi.

                                                                     ***

Sonra sıkça vurgulandığı gibi çözüm bekleyen sadece belirli yerlerin imar ve inşası değildi.

Yerleşim merkezlerinim tamamı, sorunlar yumağı olmaktan çıkarılsın isteniyordu.

Gözlenen gelişmeler üzerine konuşlandığımız kent Muğla’yı ele alırsak…

Başka yerleşim merkezleri yanında büyük oranda sorunlarla karşılaşılmasa da hiç yok anlamına gelmezdi.

İlişkin olarak, zaman zaman gözlenen bir takım olumsuzluklar vardı.

Bu nedenle, gereği yerine getirilerek sorun olmaktan çıkarılmalı,

Bir şekilde çözüme kavuşturulmalıydı.

Ancak o takdirde zihinlerde bir takım şüpheler yer etmezdi.

                                                                       ***

Meseleyi daha da uzatmadan belirtmek gerekirse, konuşlandığımız kent Muğla ve bağlı yerleşim birimlerinde gözlenen sorunların giderilmesi kaçınılmazdı.

Özellikle doğal olaylardan korunmak için ne yapıp edip öngörülen tedbirler alınmalıydı.

Aksi halde bir takım olumsuzluklarla yüz yüze gelinebilirdi.

Sonra, bu durum afaki bir yaklaşım değildi.

Birebir gözlenen olayların ortaya çıkardığı tabloydu.

Fazla uzağa gitmeden kısa bir süre öncesinde Muğla merkez ilçede gözlenen bir olumsuzluktan dem vurmak gerekirse, önemli bir doğal olayın etkisini gösterdiği görülür.

Kaldı ki gazeteniz YENİGÜN;

“Sağanak yağış hayatı olumsuz etkiledi” yaklaşımı içerisinde EVLERİ SU BASTI başlığı ile olayı kamuoyunun bilgisine sunmuştu.

Gözlendiği üzere olay aynısıyla vaki idi…

Devamla;

“Menteşe ilçesinde Pazar günü sabah saat 05.00’te başlayan gök gürültüsü, fırtına ve yağmur ile birlikte dolu yağışı sonrası su baskınları yaşandı.

Fındık büyüklüğünde yağan dolu ağaçların yapraklarına zarar verdi.”

Gözlenen gelişmeler bu şekilde gazetemizden verilmişti.

                                                                            ***

Kabul etmek gerekir ki, kısa süreli de olsa gözlenen yağışın etkisi önemliydi.

Bu durumu, geçmişten günümüze bu tür doğal olayları yıllar boyu birebir gözlemleyen halkımızın bir yaklaşımını teyit ediyordu.

“Yaz yağmuru tehlikelidir”

Bu durum afaki bir yaklaşım değildi.

Yıllar boyu yaşanan doğa olaylarını, yaşı gereği birebir gözlemleyen halkın değerlendirmesiydi.

İlişkin olarak Menteşe’nin Kentsel Sit Alanı ve Atatürk Bulvarı üzerindeki binalar bahçe v e bodrum katları, tamamen su altında kalmıştı.

Bu kadar da değildi.

Aşırı yağış sonrası sokaklar göle dönmüş, evlerde su baskınları olmuş, araçlar yollarda kalmıştı.

Bunun üzerine Büyükşehir ve Menteşe Belediyesi ekipleri, olumsuz tabloyu ortadan kaldırmak için cansiperane çalışmışlardı.

                                                                            ***

Muğla merkez ilçe sınırları içerisinde gözlenen bir başka durum daha vardı.

“İmara aykırı olarak yapılan binalar”

İlişkin olarak Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği ve İç İşleri Bakanlığı müfettişleri tarafından tespiti yapılan;

“Yapı yasağı bulunan sit alanındaki yapılar ve aynı bakanlıklar müfettişlerince imar barışı süresince usulüne uygun olmayan, yapı kayıt belgesi almış yapıların, yine bakanlık kontrolünde yıkımları yapılıyor.”

Gözlenen o ki, imara aykırı olarak yapılan binalarla ilgili af yoktu.

Bir şekilde yıkıma uğradıkları gözlendiğine göre usulüne ve yasanın öngördüğü kriterler doğrultusunda hareket etmek kaçınılmazdı.

Değilse gözlendiği gibi maddi manevi önemli hasarlar ortaya çıkıyordu.

Bu nedenle asıl olan, yasanın öngördüğü şartlar doğrultusunda hareket etmektir.

                                                                          ***

Tedbir almayı öngören bir başka gelişme, özellikle sahil kentlerinde görülen göçmenlerin durumuydu.

Bunlar yıllar var ki, ülkemizin en uzun kıyılarına sahip Muğla sahillerinden başka ülkelere kaçak yollarla gitmek isteyen Göçmenlerdi.

Ne var ki, her seferinde Sahil Güvenlik Güçleri tarafından yakalanıyorlardı.

En son gözlenen, 84 göçmenin Bodrum sahillerinden kaçak yollarla göç etmek eylemiydi.

Sonuçta, tüm bu olumsuz gelişmeler üzerine TEDBİR ALMAK KAÇINILMAZ olsa da, zaman zaman gözlendiğini yadsımak mümkün değildi.