SIKINTILI SÜREÇ

Genelde her ülkenin hayatında güzel ve mutlu günler olduğu gibi sıkıntılı bir dönemde vardır.

Dolayısıyla şu veya bu nedenden bir şekilde sıkıntı çekilir.

Sonrasında ya sorunların üstesinden gelinerek, bir şekilde refaha ulaşılır.

Bunda, özellikle ekonomik bazda göstergelerin ehveni şer olduğu süreç söz konusudur.

Ya da, bilhassa ekonomik ağırlıklı sorunlar galebe çalacağı için beraberinde istenmeyen gelişmeler gözlenir.

Hem de tahminlerin ötesinde.

Hal böyle olunca dünya genelinde yer eden birçok ülkede söz konusu ekonomik göstereler, yönetim değişikliğine kadar uzanmıştır.

Kabul etmek gerekir ki bu abartı değil realitedir.

Dünya genelinde bu tür olaylara sahne olan sayısız ülke vardır.

Bu nedenle bu tür gelişmeler SIKINTILI BİR SÜREÇ OLARAK NİTELENDİRİLİR.

                                                          ***

Belirttiğim gibi bu tür yaklaşımlarda abartı yoktu.

Hal böyle, gelişmeler ayan beyan ortada olduğuna göre aksini iddia etmek, gerçekleri görmemekle eşdeğerdir.

Aslında dünya genelinde yer eder birçok ülke benzer sıkıntılar ile yüz yüzeydi.

Bilhassa gelişemeyen ve de gelişme hamlesi içerisinde olanlar, bir şekilde zorluklar yaşıyordu.

Dolayısıyla her biri zorunluluktan çare arayışına girmişti.

Bunun bir kısmı bir şekilde üstesinden gelerek nispeten sıkıntıları üzerinde atabilmişti.

Ne var ki bazıları var olan ekonomik güçlükler Pandemi döneminde çok daha fazla artarak, ilgili ülkeler için içinden çıkılmaz hal almasını sağlamıştı.

                                                           ***

Buna karşın ne kadar süre devam eder!

Kısa sürede etkisini kaybeder mi?

Yoksa daha da sürüp gider miydi?

Aslına bakılırsa, şu aşamada kestirmek kolay görünmüyor.

Konunun uzmanları dahi net bir yapamadıklarına göre insanlık ne zaman söz konusu sıkıntıdan kurtulur,

Kısaca rahat bir nefes alır,

Ve de işine gücüne bakar.

Mevcut durum üzerinde kestirmek kolay görünmüyor.

Dolayısıyla bekleyip göreceğiz demektir.

                                                               ***

Her şeye karşın şu aşamada nispeten sevinmemizi sağlayan gelişmeler gözleniyordu.

Bilhassa konunun uzmanları tarafından yapılan açıklamalar, hastalığın seyrinde belirgin azalmalar olduğu yönündeydi.

Kuşkusuz bu durum Muğla için de geçerliydi.

Dolayısıyla ilgili ve yetkililer ne diyordu? diye bakıldığında, her birinin tek bir ortak görüşü vardı.

Özellikle ilden birinci derece sorumluları Muğla Valisi Orhan Tavlı ve Büyükşehir Belediye Başkanı Op.Dr. Osman Gürün, alınan tedbirler ve halkın öngörülen tavsiyeleri eksiksiz yerine getirmeleri nedeniyle, önemli kayıplar olmamıştı.

Zaten, konuya gelişkin Türkiye haritası üzerine yansıtılan gelişmeler, her şeyi ortaya koyuyordu.

Üstelik Muğla, başlangıçtan bu yana kuralları harfiyen uymuş, özellikle Covid-19 bağlamında uzmanların tavsiyelerini eksiksiz yerinme getirmişti.

Uzmanlar ve bakanlık yetkililerin yaptığı açıklamalar teyit ettiğine göre her önemli konuda olduğu gibi CORONAVİRÜS bağlamında da halkımız, gereğini yerine getirmekte hiç tereddüt etmemiştir.

                                                                 ***

Kuşkusuz uzmanların tavsiyelerini yerine getirmede endişe edilemezdi.

En azından SIKINTILI BİR SÜREÇ içerisinde olduğumuz biliniyordu.

Bu yüzden başlangıçtan bu yana, dolayısıyla aradan geçen 2 senelik süre içeresinde öngörülen tavsiyeler harfiyen yetire getirilmiştir.

Buna yönelik olarak, ulusal bazda yayın yapan basın oranlarının ekranlara yansıttığı Türkiye haritası üzerindeki grafikler, her şeyi ortaya koyuyordu.

Muğla, gereğini yerine getiren iller arasında yer aldığına göre halk, muhtemel bir sıkıntıyla yüz yüze gelmemek için tavsiyeleri eksiksiz yerine getirmişti.

Kaldı ki getirmek durumundaydı.

Çeşitli yayın organlarının ekranlara yansıttığı gelişmeler, işin şakası olmadığının göstergesiydi.

Bu nedenle içinde bulunduğumuz SIKINTILI SÜRECİ en az kayıpla atlatmak için gereğini yerine getirmekten başka çare yoktu.