Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
kule reklam
kule reklam

SAĞLIKÇILAR 14-15-16 MART’TA İŞ BIRAKIYOR

Muğla’da sağlıkçılar, çalışma koşullarının

Muğla’da sağlıkçılar, çalışma koşullarının iyileştirilmesi, mali ve özlük hakları açısından yaşadıkları sorunların çözümü için ülke genelinde iş bırakma kararı aldıklarını açıkladı.

Muğla Tabip Odası, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası, Birlik Dayanışma Sendikası, Genel Sağlık İş, Muğla Aile Hekimleri Derneği, Muğla Aile Sağlığı Çalışanları Derneği ve Muğla Diş Hekimleri Odası tarafından yapılan ortak açıklamada, “Sağlık emekçilerinin öneminin bir kez daha anlaşılabilmesi için 14, 15 ve 16 Mart 2022 tarihlerinde iş bırakıyoruz” denildi.

“SAĞLIK EMEKÇİSİ ARKADAŞLARIMIZ HAYATINI KAYBETTİ”

Sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin her geçen gün artığına dikkat çekilen açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

“Sağlıkta Dönüşüm Programı ile hastaneleri işletmeye, hastaları müşteriye dönüştüren iktidar sağlık çalışanlarının da emeklerini ucuzlatarak sağlık kölesi haline getirmiştir. Sağlığı katkı paylarıyla giderek paralı hale getiren iktidar, kamusal bir hak olan sağlık hakkına, halkın ulaşımını da zorlaştırmıştır. Kamusal sağlık anlayışından giderek uzaklaşan sağlık yönetiminin acizliği, pandemi sürecinde daha yakıcı olarak hissedilmiştir. Aşı ve salgın yönetimiyle önlenebilecek ölümlerin önünü alamayan sağlık yöneticileri algıyı yönetmeye çalışmış bu süreçte birçok sağlık emekçisi arkadaşımız yaşamlarını kaybetmiştir. Salgın da en önde savaşım veren sağlık çalışanlarına ne yazık ki COVİD-19’un meslek hastalığı olarak kabul edilmesi için illiyet bağı kanıtlanması şart koşulmuştur.

“SAĞLIK BAKANLIĞI TEHDİT İÇEREN YAZILAR YOLLADI”

Bir yandan “Hakkınız Ödenmez” diyerek salgında ön cephede yalnız bırakılan hekim, hemşire vd sağlık çalışanları hem salgın hem de ağır ekonomik koşullar altında ezilmiş; diğer yandan yöneticiler sağlık emekçilerinin haykırışlarına duyarsız kalmışlardır. Bununla yetinmeyen Sağlık Bakanlığı, kendi çalışanlarının sorunlarına çözüm bulmak yerine tüm illere iş bırakma ve hak arama eylemleriyle ilgili tehdit içeren bir yazı yollamıştır. Buradan sesleniyoruz: Sayın yetkililer bizler hukuk ve uluslararası çalışma ilkelerinden gelen haklarımızın gayet farkındayız. Ancak sizler sağlık çalışanlarını emeklerini gasp ederek mobbinge dayalı çalışma ortamlarında, angarya yükü altında, salgına karşı korunmasız ve ekonomik koşullara karşı savunmasız bırakmaktasınız ve bu gaflet içinde sağlık emekçilerini tehdit ediyorsunuz. Bizler hakkımız olanı istiyoruz.

“SAĞLIK HİZMETİ DURDURULACAK”

Kamuoyuna buradan duyuruyoruz. Sağlık emekçileri üretimden gelen gücünü kullanacak 14-15-16 Mart günlerinde Aile Sağlığı Merkezlerinde, Devlet Hastanelerinde, Ağız Diş Sağlığı Merkezlerinde, Eğitim Araştırma Hastanelerinde ve sesimizin ulaştığı sağlık kuruluşlarımızda sağlık hizmeti durdurulacaktır. Şimdiden göstereceğiniz anlayış ve desteğiniz için teşekkür ederiz. Tıp Bayramına yaklaştığımız bu günlerde yapacağımız eylemimiz haklı ve meşrudur.

“GİDERLERSE GİTSİNLER DİYENLERİN KENDİSİDİR”

Bizler Hipokrattan beri bu topraklarda hekimlik mesleğini icra ettik ve bu mesleği onuruyla sürdürmeye devam edeceğiz. Bu kulaklar “Doktorları ağaca bağlayın kaçmasınlar” diyen devlet başkanlarını duydu; bu gözler “Doktorların gözü doymaz” diyen siyasetçileri de gördü ancak biz hekimler önlüğünün beyazıyla mesleğinin onurunu koruyarak halen buradayız. Çalışma koşullarımızı zorlaştıranlar,  giderlerse gitsinler diyenlerin kendisidir. Biz özlük haklarımızı istiyoruz. Bize yönelen bu tepkilerin nedenini yıllar önceden çok iyi biliyoruz. Sağlık sistemini çökerten, ekonomiyi yönetemeyen, başarısızlığı maskelemek isteyen zihniyetleri iyi tanıyoruz. Bizler halkın sağlık hakkı için emeğimizi korumak için cevabımızı 14-15-16 Mart’ta vereceğiz.

“MÜCADELEMİZE DEVAM EDECEĞİZ”

Bir kez daha belirtiyoruz; 14 Mart Tıp Bayramı’na doğru giderken taleplerimizin acilen karşılanmasını istiyoruz. Oyalama değil, hakkımız olanı istiyoruz. Yaşama adanmış bir mesleğin mensupları olarak hakkımızın gasp edilmesine, kötü çalışma koşullarına, sefalet ücretlerine karşı mücadelemize devam edeceğiz. Tüm duyarlı kesimleri bu mücadele de yanımızda olmaya çağırıyoruz.”

Haber :Esma Turan