Merhaba Sevgili Okurlar,
Kavimler göçü ve nüfus göçleri; İmparatorluklar kuran, imparatorluklar yıkan, devletleri şekillendiren ve bugün ki Avrupa’nın, Kuzey Afrika’nın, Arabistan yarımadasının siyasi etnik yapısını oluşturan ve Anadolu’yu vatanımız yapan en büyük insan hareketliliğidir.
Kavimler göçünün başlıca sebepleri arasında Orta Asya Hunlarının Çin ve Avar baskısını kabul etmemesi, nüfusun artması ve iklim değişikliği olarak gösterilmektedir.
Orta Asya’ dan çıkan kavimler Karadeniz’ in kuzeyinden ilerleyerek o bölgelerde yaşayan toplulukların daha batıya hareket etmesini sağlamıştır. Yaşanan nüfus hareketliliği Roma İmparatorluğunu zayıflatmış Batı ve Doğu Roma İmparatorluğu olarak ikiye bölünmesinden sonra Batı Roma İmparatorluğunun yıkılmasına sebep olmuştur. Doğu Roma (Bizans) İmparatorluğunun da toprak kaybederek küçülmesine sebep olmuştur.
MS.350 -800 yılları arasında yoğun bir şekilde gerçekleşen Kavimler Göçü tarihçilere göre birbirinin devamı olarak iki dönemde gerçekleşmiştir. Birinci dönem göçleri Karadeniz’ in kuzeyinden gerçekleşmiş. Hunlar, Ön Bulgarlar, Slavlar, Alanlar tarafından Gotlar, Anglo-saksonlar, Cermenler, Franklar ve Cermen kabileleri daha batıya sürülmüştür. İkinci dönem göçleri Karadeniz’ in güneyinden olmuş, Kuzey Afrika, Anadolu ve Avrupa’ yı etkilemiştir. Büyük Selçuklu İmparatorluğu Sultanı Alp Arslan’ ın 1071 yılında Malazgirt savaşında Bizans İmparatorluğunu mağlup etmesiyle Anadolu’ nun kapısı Türklere açılmış ve Orta Asya’ dan Anadolu’ ya Türk göçleri hızlanarak artmış, 1176 yılında Miryokefalon savaşı ile Anadolu Türklerin vatanı olmuştur.
Kavimler göçü olarak bilinen ve aşırı yoğun insan göçünün olduğu coğrafyalarda devletler yıkılmış devletler kurulmuş yeni medeniyetler oluşmuş, kültür kaynaşmalarının yanında kültür çatışmaları da olmuştur.
Günümüzde en çok kaçak insan girişi coğrafi yapısı ve denetimsizlik sebebiyle Avrupa’ ya girişler İtalya’ dan olmaktadır. Kötü işlerde çalıştırmak ve ucuz insan gücü için Fransa ve İngiltere sömürgelerinden insan getirmektedir. Paris’ in ünlü Şanzelize Caddesinde değil de Afrika’ nın bir şehrinde gezdiğinizi sanıyorsunuz. Tek farkı dünyaca ünlü markalar ve alışveriş mağazaları var. Nerden biliyorsunuz diye sorarsanız gözümle gördüm oradan biliyorum.
Küresel ısınmanın yanında iklim değişikliği, ekonomik sıkıntılar ve daha rahat bir yaşam için 300 milyon insanın yer değiştireceği uzmanlarca konuşulmaktadır. Özellikle Afrika kıtasından ve Uzak Doğu Asya’ dan kuzeye ve Avrupa istikametine doğru yoğun insan hareketliliği beklenmektedir. 300 milyon insanın yer değiştirmesi kavimler göçünü aratmayacaktır. Sömürgesi olan ülkelerin taşıyacağı insanlar 300 milyona dahil olmadığını düşünüyorum. Çünkü sömürülen ülkelerin insanları sömürgeci ülkenin vatandaşı pozisyonunda.
Ottowa Antlaşması ile Türkiye sınırlarındaki mayınların temizlenmesi ve Suriye savaşının başlaması ile güneyden Suriyeliler, doğudan Afganlılar, Pakistanlılar Türkiye’ ye kaçak yollarla girmektedir.
Kıtalar arası veya ülkeler arası aşırı insan hareketliliği her türlü çatışmayı da beraberinde getirecek ve doku uyuşmazlığına sebep olacaktır. Yaşanan doku uyuşmazlığı şiddete yönelik çatışma başlatır ise tam bir kaos ortamı oluşacaktır.
Uzmanların öngördüğü 300 milyon insanın yer değiştirmesinin önlenmesi tüm dünya ülkelerini yakından ilgilendirmektedir. Kontrolsüz nüfus göçü en güçlü olan ülkeleri bile kontrol dışı bırakıp bir felakete yol açabilir. Özellikle sömürgeci pozisyonunda olan ülkeler gerekli tedbirleri almalıdır diye düşünüyorum.
Dünyada yaşanan aşırı nüfus hareketliliği sebebiyle kavimler göçü sonrası dünyanın yeniden şekillenmesi bizim de başımıza gelir mi? Diye tüm yurttaşlarımızın düşünmesi lazım.
Tüm insanlığın barış ve güven içinde yaşamasının en iyi yolu Türkiye Devleti Cumhuriyetinin kurucusu Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ ün dediği gibi “YURTTA SULH, CİHANDA SULH”.
Sağlıcakla kalın….
YORUMLAR