Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
kule reklam
kule reklam

Kanser tedavi sürecinde beslenmenin yeri çok önemli

Medipol Mega Üniversite Hastanesi Onkoloji Diyetisyeni Songül Sabır, “Kanser hastalarında iştah, kilo, kas ve iskelet kaybına yol açan kanser …

Medipol Mega Üniversite Hastanesi

Medipol Mega Üniversite Hastanesi Onkoloji Diyetisyeni Songül Sabır, “Kanser hastalarında iştah, kilo, kas ve iskelet kaybına yol açan kanser kaşeksisi sendromu hastaların yüzde 30 ila 50’inin ölüm nedeni olarak gösteriliyor.  Güncel klinik çalışmalara paralel olarak hazırlanan tetkikler, iştahsızlık, kilo kaybı gibi beslenmeyi etkileyen semptomların fark edilmesi ve önlenmesinde büyük rol oynuyor. Kişiye özel beslenme destekleri, hastaların vucüt ağırlıklarının ve yaşam kalitelerinin korunmasının yanı sıra kanser tedavilerine toleranslarının artmasını da sağlıyor” dedi.

Medipol Mega Üniversite Hastanesi’den Onkoloji Diyetisyeni Songül Sabır, kanser hastalığında kilo kaybı ve tedavi sürecinde beslenmenin önemine ilişkin açıklamalarda bulundu.

Beslenmenin kanserin tedavi süreçlerinde özellikle ilerlemesine karşı kilit faktörlerden biri olduğunu belirten Onkoloji Diyetisyeni Songül Sabır, “Kanser sürecinde hastaların çoğu ilerleyen zamanlarda kilo kaybı yaşıyor. Kilo kaybı, azalmış sağ kalım ve kanser tedavisine verilen yanıtın bozulmasında da önemli bir gösterge olarak kabul ediliyor” ifadelerini kullandı. Kanser hastasında iştah, yağ, kas ve iskelet kaybı ile birlikte görülen fiziksel yorgunluk, güçsüzlük ve tedaviye bağlı toksitte artışa neden olan sendroma kanser kaşeksisi denildiğini açıklayan Diyetisyen Songül Sabır, sözlerine şöyle devam etti: Kaşeksi Grek kökenli bir kelimedir. Kakos ve hexis yani kötü vaziyet anlamına gelir.  Tıp literatüründe açlık veya hastalığa bağlı ciddi kilo kaybı olarak tanımlanır. Kanser süreci ve tedavisinde kanser kaşeksisine karşı önlem almak, hastalığın seyri ve hastanın tedavilere vereceği cevap açısından hayati öneme sahiptir.

KANSER KAŞEKSKİSİ ÖLÜMLERİN YARIYA YAKININDAN SORUMLUSU

Kanserli hastalarda kilo kaybının nedenleri çok faktörlü olduğunu ifade eden Songül Sabır, “Kanser hastalarının yaklaşık yüzde 30 ila 50’sinin ölüm nedeni olarak kanser kaşeksisi gösteriliyor. Kanser kaşeksi sendromunda ise tedavisi için en iyi yaklaşımlar, hedeflenen ilaç tedavileri, beslenme desteği ve egzersiz dahil olmak üzere tekli veya kombine stratejileriler ile sağlanabilir. Kaşektik hastalar hem cerrahi, hem de kemoterapi, radyoterapi gibi cerrahi dışı kanser tedavileri için oldukça riskli adaylardan oluşuyor.  Yetersiz kalori ve protein alımı kanser kaşeksisi olan hastalarda yaygın olarak görülüyor” bilgilerini verdi.

KANSER NEDEN ZAYIFLATIR?

Depresyon, tat alma, bulantı, kusma, kabızlık, ağrı, uyku hali gibi semptomların yetersiz beslenmeye neden olabildiğini belirten Sabır, “Kaşeksi sendromunun değerlendirilmesi ve uygun tedavi uygulanması o kadar önemli ki, bu süreçte vücut ağırlığının yüzde 10’undan fazla bir kayıp, ölüm oranlarını yüzde 15 artırıyor. Kaşeksi, tüm kanser hastalarının %20’ sinin direkt ölüm nedeni olarak görülmektedir” uyarısında bulundu.  Kanser kaşeksisinin tedavi sürecinde, birçok değişen üzerinde etkili olduğunu vurgulayan Sabır, “Kanser kaşeksisi tedavi toksitesini, komplikasyon riskini, hastanede kalış süresini, yeniden hastaneye yatma oranı, hastalık ve ölüm riskini artırırken, hastaların tedaviye yanıtını, toleransını, yaşam kalitesini de olumsuz yönde etkiler. Dolayısıyla tedavi sürecinin de uzamasına neden olur. Sarkopenik hastalar artan tedavi toksitelerine daha duyarlıdır” diye konuştu.

HASTAYA ENERJİ VEREN İÇECEK TARİFİ

Kanser tanısı alan hastaların ilk andan itibaren beslenme tarama araçları ile taranması gerektiğini dile getiren Sabır, gereken hastalarda erken dönemde beslenme desteğinin gerekliliğini vurgulayarak, besleyici özel bir tarif paylaştı;

“Evde kolaylıkla yapabileceğiniz besleyici muzlu smoothie için bir adet küçük boy olgunlaşmış yerli veya yarım ithal muz, 5 adet çiğ badem, 2 adet çekirdeği çıkarılmış hurma (Kabuksuz isteyenler için önceden ılık suda bekletilip kabukları soyulduktan sonra ilave edilebilir), 2 yemek kaşığı ince öğütülmüş yulaf ezmesi ve 1 su bardağı soğuk süt (laktoz intoleransı olanlar laktozsuz süt tercih edilebilir) yeterli olacaktır. Bütün malzemeler blenderdan geçirildikten sonra afiyetle tüketilebilir. Bir porsiyonu 360 kcal. ve 12 gr. protein içerir.”

Kaynak
Hibya Haber Ajansı