GÜN BİRLİK BERABERLİK GÜNÜ

Yazı başlığımızda da söylediğimiz gibi gün birlik beraberlik zamanı. Ülkemizin büyük felaket yaşadığı şu günlerde her şeyi bir kenara bırakıp el ele mücadele ve dayanışma günüdür. Her bir birey olarak elimizden ne geliyorsa yapmalı ve imkanlarımızı paylaşmalıyız. Bu deprem bize gösterdi ki bu depremde toplum olarak hepimiz sınıfta kaldık. Medyamız bile halen olay yerinde taraflı davranmakta gerçekleri tam olarak yalın bir şekilde paylaşmıyor. Halbuki medyanın görevi olayları tarafsız bir şekilde aktarıp toplumu doğru yönlendirmektir. Bilim adamları yıllardır buralarda bu depremlerin beklendiğini belirtmelerine rağmen vurdumduymazlığımız bizleri bu günlere getirmiştir. Elbet günü geldiğinde bu işin sorumlularından bu vurdumduymazlığın hesabı sorulacak ve sorumlular cezalandırılacaktır. Ama bunca can gittikten sonra neye yarar. Şimdi önemli olan hepimizin sorumlu bir vatandaş olarak ne yapabileceğimizi bir an önce belirlemek suretiyle elimizden geleni yapmalıyız. Elbette en kısa sürede karınca kararınca ne yapabileceksek hacca gidecek olanlarda. Yapmak suretiyle yerine getirmeliyiz. Bu zor günlerde bir görev de umre ve hac ziyaretlerinin başladığı şu günlerde kendi vatandaşımıza yapacağımız yardımlar daha makbul olacaktır kanısındayım. Komşusu açken tok yatan bizden değildir diyen peygamber efendimiz Hz. Muhammed s.a.v bile hadislerinde bizzat bu konuya değinmişken ülkemiz bu haldeyken depremzede vatandaşlarımıza yardımcı olmak her halde daha olumlu olsa gerek. Çünkü bu günkü durum olağanüstü bir durum olup öncelik kendi vatandaşımız olmalıdır. Bu yardımlar umre ve hac ziyaretinden daha makbul olacaktır kanısındayım. İmkânı olanlar bu vazifelerini daha sonra da yerine getirebilir. Bir başka konuda bu tip olağanüstü durumlarda ortaya çıkan fırsatçı ve talancı çapulcular. Böyle hassas bir durumda bile ihtiyaç olan malzemelerin fiyatlarını hemen yukarı çekerek soygunculuk yapmaları ve sahipsiz yapılarda talan yapmaya çalışan ve bölge dışından gelen çapulcular. Bu tip insanları tespit edilmesi halinde devletin en ağır şekilde cezalandırması gerekir Toplum olarak bul tiplere dikkat edip fırsat vermemeliyiz. İlimizde birçok turistik işletme tesislerini depremzedelere açmış olup bizlerde ilimize gelecek olan depremzedelere sahip çıkmalıyız. Deprem bölgesi iki büyümeden sonra adeta yerle bir olmuş kalan binaları yıkılması veya güçlendirilmesi gerektiğini belirten yetkili bilim adamları deyim yerindeyse bölgenin tamamen yıkılması gerektiğini ve yeni den usulüne uygun olarak yapılması gerektiğini belirtmektedirler. Bu da oldukça uzun bir zaman gerektirecektir. Ülkemiz devlet millet birlikteliği içinde bu sorunu çözebilecek güçtedir.