GERÇEKCİ YAKLAŞIM

Her zaman olsa da şu sıra gündemde yer eden bir gelişme adına tek söyleyebileceğimiz, GERÇEKCİ YAKLAŞIM olduğudur.

İlişkin olarak, ülkemiz adına önemli gelişme hamlesi içerisinde olan bir sektör söz konusuydu.

Bu nedenle, günümüz koşullarında ve gelecek adına sağlayacağı katkılar göz önüne alınarak hareket ediliyor.

Kuşkusuz afaki bir yaklaşım değildi.

Olamazdı da.

Özellikle tüm dünya ülkelerinde öncelik alan bir konuydu.

Zaman içerisinde ülkemizde de belirgin şekilde etkisi gözlenince, izlenecek yol belli olmuştu.

                                                                 ***

Dedim ya, gözlenen gelişmeler üzerine belirlenen rota doğrultusunda harekete geçmek, bir yerde zaruret halini almıştı.

Bu nedenle bir taraftan bizatihi devletin ilgili kurumları, yanı sıra özel sektör temsilcileri harekete geçmişlerdi.

Dolayısıyla ne yapıp edip turizmin öngördüğü koşullar eksiksiz yerine getirilmeliydi.

Ancak bu tür bir yol izlenmesi halinde beklentiler karşılık bulurdu.

Değilse imkanları yeterince değerlendiremeyen bir ülke durumluna düşülürdü.

Bu da olmayacağı, dahası yakışık almayacağına göre aklın yolu bir noktasında hareket etmekten başka çare yoktu.

                                                                    ***

Aslında ülke olarak, turizm rotası bağlamında rasyonel bir şekilde hareket edilmesi halinde, önemli konumun sahibi olacağımızda kuşku olmazdı.

Olamazdı…

Nasılsa izlenen tutarlı politikalar sonucu, gözlerin üzerine çevrildiği ülke olurduk.

Böylelikle ülkemiz hem konum açısından hem de izlediği tutarlı politika nedeniyle, saygın ve güvenilir bir konumun sahip olurdu.

Bu nedenle ne yapıp edip turizmin istediği tüm koşulların eksiksiz yerine getirmeliyiz.

O takdirde bakıp görülür ki Türkiye, saygın konumunu bu alanda da sürdürüyor.

Ülkemiz adına bundan daha büyük paye olamayacağına göre yanlış yapma gibi bir yaklaşım içerisinde olamayız.

                                                                ***

Gözlenen bu gelişmeler üzerine bir gerçek tüm ayrıntılarıyla ortaya çıkmıştır.

Türkiye Turizm açısından önemli avantajlara sahip ülkelerin başında yer almaktadır.

Turizm, dünya genelinde her geçen gün daha bir gelişme gösteren sektör haline geldiğine göre ülke olarak bu alanda yanlış yapma lüksümüz yoktur.

Nasılsa şu sıra GELECEK TURİZMDE PROGRAMI 2 YIL BOYUNCA MUĞLA’DA gerçekleştirileceğine göre, koşulları en iyi şekilde değerlendirmek durumundayız.

Aslında kayıtsız kalınmış değildi.

Kültür ve Turizm Bakanlığı, Gelecek Turizmde programı kapsamında 2007 yılından bu yana turizmin 12 ayda gerçekleştirilmesi için yerel ekonomik kalkınma modelini yürürlüğe koymuştu.

                                                           ***

Belirlenen kriterler doğrultusunda Orman Yangınlarından en çok etkilenen bölgelerden biri olan Muğla’da rehabilitasyon çalışmaları sergileniyor.

Anlaşıldığı üzere ilk olarak bölgenin çeşitli noktalarına SU TANKERLERİ yerleştiriliyor.

İlişkin olarak yangınların önlenmesi bağlamında bilgilendirmeler yapılıyor.

Yanı sıra Akyaka, Köyceğiz ve Taşlıca köyünde sürdürülecek çalışmalarla 3 ayrı turizm rotası oluşturulacak.

Görüldüğü üzere kapsamlı bir çalışma sergileniyordu.

Özellikle yangınların önlenmesi bağlamında halkın bilinçlendirilmesi çalışmaları önemli yaklaşımlardı.

Buna göre Akyaka’da doğa ve kültür turizm rotası, Köyceğiz’de doğam turizmi rotası, Taşlıca’da kültür ve gastronomi rotası oluşturmak için çalışmalar sergileniyor.

Bu tür yaklaşımların amacı ne? diye bakıldığında, bölgeye sorumlu turizm anlayışı kazandırmak olduğu görülüyor.

Kuşkusuz bu bağlamda gözlenen gelişmelerde temel amacın ne olduğu anlaşılmıştı.

Sonuçta, konuya ilişkin GERÇEKCİ BİR YAKLAŞIM sergilendiğinde, istenen boyutta turizmin yapılması kaçınılmaz olurdu.