DAYANIŞMANIN YADSINMAZ AĞIRLIĞI

Gözlemlendiği üzere bir ay öncesinde 11 ilimizde meydana gelen, ilişkin olarak tüm ülkemizi derinden etkileyen deprem felaketi üzerine çok şeyler yazıldı çizildi.

Üstelik devam ediyor.

Aslında abartı değildi.

Yüzyılın depremi olarak nitelendirildiği için afaki bir yaklaşım olarak da değerlendirilemezdi.

Bilindiği üzere 40 bin civarında insanımız hayatını kaybetmiş, çok daha fazla yaralılar vardı.

Bu nedenle ülke olarak üzüntümüz ve acımız sonsuzdu.

                                                           ***

Yüz yüze geldiğimiz bu acı tabloya karşın, halkımızın takdire şayan bir yaklaşımı vardı.

Depremin üzerinden bir ay gibi bir süre geçmişti.

Buna karşın insanımız, bir an olsun gözlerini felaket bölgesi üzerinden ayırmadı.

İlk günden bugüne öylesine yaklaşımlar sergilendi ve devam ediyor ki, olursa ancak bu kadar olurdu.

O gün bugün insanımız, gece gündüz felakete uğrayan kardeşlerinin bir nebze olsun acısını dindirmek için çırpınıyordu.

Kadınlarımız 11 kentte kendilerine özgü yaklaşımlar sergileyerek yaraya merhem olmaya çalışıyor,

Beyler bir taraftan arama kurtarma çalışmalarında yardımcı olurken, diğer yandan kendi şehirlerinde hazırladıkları, özellikle giyecek maddelerini ihtiyaç sahiplerine ulaştırmak için çabalıyor,

Ülkemizin tüm ana caddelerinde gözlenen büyük tonajlı araçların hepsi, zaruri ihtiyaç maddelerini taşıyordu.

Aslında bu yaklaşımlar altında yatan tek bir gerçek vardı.

İklim koşullarının elverişsiz olduğu bir süreçte mağdur olan vatandaşlarımızın daha da acı çekmemeleri için bir seferberlik ilan edilmesiydi.

                                                                ***

İlişkin olarak düşünüyoruz.

Acaba dünyada, böylesine halis duygular içerisinde olan başka ülkeler halkı var mıdır?

Elbette nadir olsa da bir iki ülke çıkabilir.

Ne var ki diğer hiçbir ülke halkının, bizim insanımızın gösterdiği özveri ve yardımlaşmayı yerine getirmesi mümkün değildir.

Bugüne değin gözlenmediğine göre gerçek olan, sayıları 200’ün üzerinde tam bağımsız ülkeler halkı arasında Türk insanının gösterdiği yararlılık daha bir takdire şayandır.

Üstelik bu tür yaklaşımlar sadece ülkemizin şu sıra uğradığı deprem felaketi üzerine değildir.

Tarihin seyri içerisinde, özellikle ülkemizin bağımsızlığı söz konusu olduğu süreçte gösteriler yararlılıklar, tüm dünyanın haklı takdirini kazanan yaklaşımlar olmuştur.

                                                         ***

Belirttiğim gibi şimdide de faklı değildi.

Nasıl ki geçen yıllar boyu insanımız ülkemizin bağımsızlığı ve halkın selameti için varını yoğunu ortaya koymuştu.

Şimdi de farklı değildi.

Kaldı ki olamazdı da…

Bunun son örneği depreme maruz kalan illerimiz için sergilenen yaklaşımlardır.

Birçok ilimizi etkileyen deprem üzerine aynı eğilimler sergilenmiş ve devam etmektedir.

Yollar, aynı bölgelere ulaştırılmak için hazırlanan giyecek ve yiyecek maddelerini taşıyan araçlarla dolu ise ki, bunda abartı yoktu.

Bir gerçek tüm çıplaklığıyla ortaya çıkmıştır.

Türk insanının sinesinde saklı en önemli ve de büyük hasletlerden biri dayanışmadır.

İlişkin olarak DAYAŞINMANIN YADSINMAZ AĞIRLIĞIDIR.