Ülkemizde yer eden yerleşim birimleri, ilişkin olarak konuşlandığımız kent Muğla adına gözlenen bir durum var ki, üstesinden gelinemiyor.
Üstelik az buz zaman diliminde değil.
Uzunca süreden bu yana devam edip gidiyor.
Buna karşın ne yapılsa ne edilse de belirtiğim gibi önü alınamıyor.
Oysa tam tersi yaklaşımlar içerisinde olunmalıydı.
Yıllar boyu her dem vurgulandığı gibi, ülkece sahip olduğumuz en değerli varlıklarımız arasındaydı ORMANLAR.
Dolayısıyla kullanım alanının genişliği göz önüne alınınca, bu denli önemli varlığımızı korumak, kollamak asli görevimiz olmalıydı.
Hele geleceğe taşıma gibi zaruret olunca.
***
Ne var ki olmuyor…
Vurguladığım gibi ne edilse, her dem ilgili kurum olmak üzere daha nice teşekküller çağrılarda bulunulsa da bir şekilde tahrip olmalarının önü alınamıyor.
Hem de zarar veren müsebbiplerle ilgili ağır cezai müeyyideler yürürlükte olmasına karşın.
Ormanlara zara verenlerin tespit edilmesi üzerine, maddi manevi cezalar verildiği halde.
Dedim ya olmuyor.
Yıllarca, çeşitli kurum ve kuruluşlar tarafından ormanların ne denli önemli varlıklar olduğu,
Özellikle kullanım alanının genişliği yönünden ayrı değerler içerdiği,
Hepsinden önemlisi, tüm canlı varlıklar için yaşam iksiri olması yönünde ne tür bir kıymet ifade ettiği,
Sonra bu kadar da değildi.
Daha nice sağladığı faydalar vardı.
Bunları yadsımak mümkün olmadığına göre, izlenmesi gereken yol belliydi.
“Her kim olursa olsun, ormanların korunması noktasında gerekli adımları atmalı,
Özellikle aykırı yaklaşımlar içerisinde hareket edip ormanları bir şekilde zarar verenleri uyarmalıdır.”
Kısaca belirtmek gerekirse, ülkece sahip olunan en önemli varlıklar arasında yer aldıkları bilinci içerisinde hareket edilmelidir.
Dolayısıyla ne zaman bu tür yaklaşımlar sergilenir…
Bir şekilde gereği yerine getirildi demektir.
***
İlişkin olarak, gözlenen gelişmeler üzerine dense ki;
Ormanların nasıl değerler içerdiği tüm ayrıntılarıyla ortada olduğu halde gereği yerine getiriliyor mu?
Her kim olursa olsun aynı bilinç içerisinde hareket ediyor, ilişkin olarak aykırı davranışlar içerisinde olanları uyarıyor mu?
Kaldı ki, bunlarla sınırlı değildi.
Her birimiz aynı yaklaşımlar içerisinde hareket ederek gerekeni yapmak, farklı yaklaşımlar içerisinde olanları uyarmakla mükellefiz.
Yanı sıra, ormanları korumak ve kollamak noktasında sorumluluk sahibiyiz.
Bu nedenle, muhtemel bir olumsuzluk söz konusu olduğunda, üzerimize düşen görevi eksiksiz yerine getirmeliyiz.
Dolayısıyla ne zaman bu tür yaklaşımlar sergilenir.
Üstlenilen sorumluluklar eksiksiz yerine getirilir.
Görev bir şekilde tamamlanmış demektir.
***
Hal böyle iken farklı yaklaşımlar içerisinde olunursa…
Taşıdığımız sorumluluk ve yükümlülüğü yerine getirmek kaçınılmaz iken kayıksız kalınırsa!
Söylenecek bir tek söz vardır.
Her dem vurgulandığı gibi, taşıdığımız sorumluluk bilinci içerisinde hareket edilmezse;
ÇOK PİŞMAN OLURUZ.
Salınmasın ki abartılı bir yaklaşım.
Bir yerde ajite ediliyor.
Kesinlikle değildi.
Kaldı ki, ormanların tüm canlı varlıklar, ilişkin olarak insanlar için ne tür değerler silsilesi oldukları ortada iken gereğini yerine getirmek, olmazsa olmaz temel koşuldur.
Sonra ormanlar, doğa ile bütünleşen varlıklar olduğuna göre bu tür yaklaşımda abartı yoktu.
Olamazdı da…
Ormanlar, her canlı adına yaşam iksiriydi.
Hal böyle olunca ortaya yadsımanın mümkün olmadığı bir durum çıkıyordu.
Bu durumda üzerimize, bir görev ve de sorumluluk yüklenmiştir.
***
Sonuçta, her birimiz ormanların nasıl bir değerler silsilesi olduğu,
Her alanda kullanılan varlıkların başında geldiği,
Hepsinden öte yaşam iksiri oldukları noktasından hareketle ormanları koruyup, kollayıp geleceğe taşımak asli görevimiz olmalıdır.
Buna karşın farklı yaklaşımlar içerisinde olunur, kısaca değerler silsilesi oldukları göz ardı edilirse, ÇOK PİŞMAN OLUNACAĞININ resmidir.
YORUMLAR