Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
kule reklam
kule reklam

Muğla CHP İl Başkanı Balcı: “ Yenidoğan skandalından sorumlu olan Sağlık Bakanı derhal görevinden alınmalıdır”

Muğla CHP İl Başkanı

Muğla CHP İl Başkanı Av. Zekican Balcı İstanbul’da meydana gelen yenidoğan ölümüne sebep olan çete ile ilgili Menteşe Sınırsızlık Meydanında basın açıklaması gerçekleştirdi. Balcı, “ Bu insanlık dışı suçların sorumluları dönemin İstanbul İl Sağlık Müdürü bugünün Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, dönemin Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ve hükümetin başı olan Cumhurbaşkanı’dır” dedi.

Muğla CHP İl Başkanlığı’nın düzenlediği basın açıklamasına CHP Muğla Milletvekilleri; Süreyya Öneş Derici, Gizem Özcan, Cumhur Uzun, Muğla CHP İl Başkanı Zekican Balcı ve CHP üyeleri katıldı.

Muğla CHP Milletvekili Süreyya Öneş Derici, Cumhuriyet tarihinin en büyük skandalının yaşandığını belirtti. Derici,
“ Sağlık sisteminin çöktüğünü gösteren bir skandal ile karşı karşıyayız. Zaten eğitim de, yargı da ve bütün alanlarda AK Parti ve MHP iktidarını ülkemize yaşattığı bu karanlığın farkındayız ve buna karşı mücadele ediyoruz. Bu karanlık boyut atladı ve bebeklerimize uzandı. Bu sadece sağlık skandalı değil, bu uçsuz bucaksız toplumdaki, kurumlardaki çürümüşlüğün ve geldiğimiz noktanın ürünü. CHP olarak varlığımızı bu skandallara engel olarak ve iktidarı değiştirmeye harcamak üzere yola çıktık. Mutlaka başaracağız ve bu iktidarı göndereceğiz” ifadelerini kullandı.

“Kimsenin endişesi olmasın bu millet ayağa kalkacak”

Muğla CHP Milletvekili Gizem Özcan, konuya ilişkin şu ifadeleri kullandı:
“ Can vermesi gereken, canımızı koruması gerekenlerin; yavrularımızın, yeni doğanların, daha gözlerini bu dünyaya yeni açmış çocukların canlarını aldığı bir skandalla karşı karşıya geldik. Bu başka bir ülkede olsaydı ertesi gününde birçok Bakan istifa etmiş olurdu. Bu işin sorumluları, denetlemesini yapmayanlar, biraz olsun utanç duyarak istifa ederlerdi. Ama bizim ülkemizde olmadı. Hiç endişe etmesinler kimsenin endişesi olmasın bu millet ayağa kalkacak, bu ülkenin vicdan sahibi kadınları ayağa kalkacak, gençleri ayağa kalkacak, vicdan sahibi tüm bireyleri ayağa kalkacak ve bu vahşeti yaşatanlardan tek tek hesap soracak” dedi.

“Bunu bize yaşatanlara lanet okuyorum”

Muğla CHP Milletvekili Cumhur Uzun, yenidoğan çetesi ile ilgili şunları söyledi: “ 22 yıllık AK Parti iktidarının ülkeyi yönetemediği, yönetim beceriksizleri nedeniyle bugünlerin mutsuzluğu, yaşadığımız mutluluğun elimizden alındığı birçok olayla karşı karşıya kaldık. Yaşamdan umudumuzu yitiren, yaşamı başka ülkelerde arayan gençlerimizin olduğu bir ülke haline geldik. Bulunduğumuz yerde, çevremizde eşimizle dostumuzla gülemez, mutlu olamaz hale geldik. Hiçbir şeyin güvencesinin olmadığı bugünü sadece yaşadığımızda şükreden insanlar haline geldik. Güzelim ülkemizde ne yazık ki yarından umutsuz, mutsuz ve geçim konusunda kaygılı insanlar haline geldik. Buna rağmen, bebeklerin yaşamları üzerinden para kazanmak üzere çete kurulacağını asla düşünmezdim, asla düşünemezdim. Onu da bize yaşattılar, bunu bize yaşatanlara lanet okuyorum. Bundan 1 yıl önce tezgah kurulduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin en etkili makamlarına ihbar edilmiş. Bu ihbardan sonra geçen süre içinde aynı kara düzen, çarpık düzen, çıkarcı düzen devam etmiş ve bunla ilgili soruşturmada en nihayetinde aradan 1 yıl geçtikten sonra ortaya çıkan bulgularla harekete geçilebilmiş. Bilindiği halde müdahaleye geç kalınan sürede bile, onlarca yeni doğan çocuğumuz ölmüş. Bunların önüne geçmek, bilindiği halde geçmemek bu suçların başlı başına ortak olmak demektir. Bu suça ortak olan her kim var ise en acı haliyle bugün topluma yaşattıklarını bizzat kendilerinin yaşamasını diliyorum” ifadelerine yer verdi.

“Türk Halkı, her gün ayrı bir acı ve travma ile karşı karşıya kalmaktadır”

Sağlıklı bebekleri kuvöze alarak her gün parça parça hayattan koparan, öldürdükleri her bebek başına para alan caniler kadar, bu olaya kayıtsız kalan ve görevini ihmal eden yetkililer de en az o katiller kadar suçlu olduğunu ifade eden Muğla CHP İl Başkanı Zekican Balcı, “Öncelikle, Muğla’mızın farklı ilçelerinde çıkan orman yangılarından etkilenen tüm vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimi iletiyor, alevlerle mücadele eden tüm görevlilere ve gönüllülere bir kez daha yürekten teşekkür ediyorum. Geçtiğimiz günlerde İstanbul’da, hepimizin yüreklerini dağlayan bir vahşet ortaya çıktı. Çok sayıda bebeğin, bir çete tarafından, tıbbi gereklilik olmadığı halde anlaşma yapılmış özel hastanelerin yenidoğan bakım ünitelerine yönlendirildiği, bu sayede Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan ve ailelerden haksız gelir elde edildiği ve bundan daha vahimi bebeklerin yoğun bakım takipleri sırasında hayatlarını kaybettiklerini dehşetle öğrendik. Daha annelerinin kokularını bile içlerine çekemeden hayattan koparılan bu canların İstanbul’da yaşanan olay, “Sağlıkta Dönüşüm Programı” doğrultusunda uygulanan politikaların halkın yararına olmadığı ve sağlık sisteminde yıkıcı sonuçlar doğurduğu gerçeğini inkar edilemeyecek şekilde ortaya koymuştur. Sağlık hizmetini sıradanlaştıran, niteliğe değil niceliğe önem veren, hastaneleri ticarethane, hastaları müşteri haline getiren, sağlığı piyasa kurallarına teslim eden “Sağlıkta Dönüşüm Programı” sağlık sistemimizi çürütmüştür. İşte bu yüzden, bu insanlık dışı suçların sorumluları dönemin İstanbul İl Sağlık Müdürü bugünün Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, dönemin Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ve hükümetin başı olan Cumhurbaşkanı’dır. Ne yazık ki 22 yıldan beri ülkemizde birçok haksızlığa ve adaletsizliğe tanıklık ettik. Binlerce yıllık kadim bir tarihe sahip olan milletimiz, kindar ve dindar nesiller yetiştirmekle övünen bir hükümetin politikaları sebebiyle toplumsal çöküntüye uğradı. Değer yargılarını kaybeden ve sosyal yozlaşmaya maruz bırakılan Türk Halkı, her gün ayrı bir acı ve travma ile karşı karşıya kalmaktadır. Milletimiz, AKP hükümetlerinin basiretsizlikleri ve beceriksizlikleri yüzünden açlıkla, sefaletle, adaletsizlikle, eşitsizlikle, şiddetle ve ölümlerle karşı karşıya kalmıştır. Sarayın etrafında yuvalanan bir avuç insandan başka ülkemizde mutlu insan neredeyse kalmamıştır. Dolayısıyla saray rejimi miadını doldurmuştur. Bir tarafta “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diye haykıran teğmenlerin haklarında soruşturma açan diğer tarafta terör örgütü üyeliğinden hüküm giyen adama doktorluk yaptıran hükümetin bu millete verecek hiçbir şeyi kalmamıştır. Bu halk; “Vatanı korumak çocukları korumakla başlar.” diyen ve dünyada çocuklara bayram armağan eden ölümsüz bir kurucu lidere sahiptir. Geldiğimiz noktada çocukları, bebekleri ve kadınları koruyamayan bir hükümetin bu millete verecek hiçbir şeyi kalmamıştır. Hastaneleri ölümhaneye, Okulları cemaathaneye, Üniversiteleri ticarethaneye çeviren bir hükümetin bu millete verecek hiçbir şeyi kalmamıştır.Bebek katillerinin ellerini kollarını sallayarak sokaklarda gezmelerine engel olamayıp halkın cebinden 750 TL vergi alma peşine düşen bir hükümetin bu millete verecek hiçbir şeyi kalmamıştır.

İşte bu sebeplerden dolayı Türkiye’de erken seçim kaçınılmaz hale gelmiştir. İstanbul’daki korkunç olaydan daha vahim olan şey ise hala hiçbir politikacının koltuğunu terk etmemiş olmasıdır. Bu trajedi Türkiye dışında dünyanın herhangi bir ülkesinde yaşansaydı o ülkede yer yerinden oynardı, gök kubbe hükümetin başına yıkılırdı. Dolayısıyla bu skandaldan sorumlu olan ama hiç oralı olmayan Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu derhal görevinden alınmalıdır.

Ayrıca halk sağlığına, hekimlik değerlerine ve sağlık çalışanlarına zarar veren, ülke kaynaklarını boşa harcayan ve bu son olayda gördüğümüz gibi insanlık değerlerinin ayaklar altına alınmasına neden olan sağlık politikaları bir an önce terk edilmelidir.

Bizleri derin üzüntülere sevk eden bu korkunç olayda, çocuklarını kaybeden kederli aileler acıların en büyüğünü yaşamaktadır. Böylesine hain bir eylemin ve acı ölümlerin bir daha yaşanmaması en büyük dileğimizdir. Haksız kazanç elde etmek için cennet kokulu bebeklerimizi hayattan koparan ve katleden bu vahşeti bir kez daha lanetliyoruz. Toplum vicdanını derinden yaralayan bu olayın ardındaki tüm gerçeklerin açığa çıkarılması, tüm sorumluların bulunması ve faillerin en ağır cezaları alması için titizlikle ve sağduyu ile hukuki süreci takip edeceğimizi bildirir, hayatlarını kaybeden bebeklerimizin kederli ailelerine ve milletimize başsağlığı dileriz.”