DUYARSIZLIK

Hayatın seyri içerisinde gözlenen bir kısım gelişmeler var ki, ne yapılsa ne edilse de üstesinden gelinemiyor.

Üstelik müsebbipler dahil herkesi ilgilendiriyordu.

Buna karşın, belirttiğim gibi istenmeyen yaklaşımlar sürüp gidiyor.

Oysa tam tersi olmalıydı.

Değil mi ki önemli bir sorun olarak sıkıntı yaratmayı sürdürüyordu.

Bir şekilde çözüme kavuşturulmalıydı.

Ama olmuyordu!

Bireysel olmanın yanında kurumsal özellik taşıyan kuruluşların tavsiye ve uyarıları da bir işe yaramıyordu.

Yine aynı yaklaşımlar.

Yine aldırış etmeksizin sergilenen duyarsızlıklar.

                                                                ***

İşin garibi bu tür istenmeyen yaklaşımlar, bir anlam içeren özel günlerde daha bir etkisini gösteriyordu.

İlişkin olarak kısa bir süre öncesinde eda ettiğimiz Kurban Bayramında sergilenen aymazlıklar…

Hal böyle olunca dense ki, bu tür davranışlar üzerine söylenecek söz bulamıyoruz.

Bir şekliyle doğruydu.

Aslında, kabul edilmesi mümkün olmayan yaklaşımlar, dahası duyarsızlıklar üzerine ne söylense azdı.

Özellikle, böylesine vurdumduymaz yaklaşımlar sergileyenler!

Çevre ve yakınındakileri hiçe sayarcasına, asla kabul edilemez bir davranışla çevreyi tarumar edenler!

Hepsinden öte sergilenen bu tür yaklaşımların, özellikle insan sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratacağını kulak ardı edenler!

Kısaca, kendisinden başkasını düşünmeden, özellikle içinde yaşadığımız koşulları olumsuz hale getirenler!

                                                                        ***

Gözlenen gelişmeler bağlamında daha neler var ki her biri, yaşam üzerinde menfi etki yaratan unsurlar olarak yer etmektedirler.

Özellikle, hiçte tasvip edilmeyen yaklaşımlar sergilemek,

Bulunduğu çevrede kendisinden başkalarının da yaşadığını düşünmeden keyfince hareket etmek,

Üstelik bunların her biri yaşam üzerinde menfi etki yaratan unsurlar olduğu halde yapacağında diretmek, akli baliğ olan bir insanın davranışları olamazdı.

Dolayısıyla gözlenen bu tür eğilimlerin tek bir karşılığı vardır.

DUYARSIZLIK

                                                                            ***

Hal böyle iken bilmem farklı yaklaşımlar içerisinde olanlar çıkar mı?

Sanmıyorum ama aynı yönde yorum getirenler olursa, onlara söylenecek tek bir söz vardır.

İnsanlar olmak üzere tüm canlıların yaşamları üzerinde olumsuz etki yaratanlar için söylenecek en belirgin yaklaşım, kayıtsız kalındığıdır.

Dahası duyarsızlıktan başka bir şey olmadığıdır.

Onun içindir ki her kim olursa olsun, farklı yaklaşımlar içerisinde olamazdı.

En azından olunmamalıdır.

Bu tür menfi oluşumlar, belirttiğim gibi tüm canlıları olumsuz şekilde etkilediği için hayatın seyri üzerinde değişikliklere neden olan unsurlar olarak yer ederler.

                                                                ***

Peki, hal böyle iken söz konusu temel nokta neydi?

İlişkin olarak ne gibi unsurlar hayatın seyri üzerinde etkisini göstermektedir?

Her halde hiç kimse, yaşam üzerinde olumsuzluklar yaratan unsurların ortadan kaldırılması noktasında farklı yaklaşımlar içerisinde olamazdı.

Her dem altı çizildiği gibi yaşam üzerinde olumsuzluklar yaratan unsurların ortadan kaldırılması, kısaca yok edilmesi için mutlak surette gereği yerine getirilmelidir.

Değil mi ki hayatı olumsuz yönde etkiliyor…

İlişkin olarak tüm canlılar üzerinde de bir şekilde etki yaratıyor.

Yapılması gereken tek bir şey vardır.

Canlılar üzerinde olumsuz etkiler yaratan tüm unsurları ortadan kaldırmak.

                                                                 ***

Aslında konuya ilişkin yaklaşımların tek bir nedeni vardı.

Her vesileyle vurgulandığı gibi “canlıların sağlıklı bir ortamda yaşamlarını sürdürmeleri için gereğini yerine getirmek.”

Kısaca bu tür hallerde DUYARSIZ kalmamak…

Ancak o takdirde gereği yerine getirilmiş olurdu.

Böylelikle tüm canlılar için olmazsa olmaz koşul kabul edilen temiz bir çevre yaratılırdı.

Dolayısıyla her kim olursa olsun gönül rahatlığı içerisinde yaşamını sürdürürdü.

                                                                ***

Hal böyle iken tersi olursa!

Uygun bir ortamda temiz çevre yaratmak için tabir yerindeyse kılımızı dahi kıpırdatmazsak!

O takdirde kuşku yok, çeşitli olumsuzlukları davetiye çıkarmış oluruz.

Hiç kimse bu tür bir ortamda yaşamak istemeyeceğine göre her birimize önemli bir görev düşmektedir.

Asıl olan sağlıklı bir ortamda yaşamaktır.

Bu nedenle her kim olursa olsun, temiz bir çevrenin oluşması için gereğini yerine getirmelidir.

Kısaca bu noktada hiç kimse, DUYARSIZLIK gibi bir yaklaşım içerisinde olmamalıdır.

Unutulmalı ki gösterilen duyarlılıklar sonucu oluşturulan çevreler, günümüz koşullarında olduğu gibi gelecekte de yeni nesillerin yaşamlarını sürdüreceği ortamlar olacaktır.