Tarımda küçük aile işletmeleri

Tarımın sürdürülebilirliği küçük aile işletmelerinden geçer.

Dünya tarımına baktığımızda yüzde 90 civarına yakını küçük ölçekli aile çiftliklerinden oluşuyor. Dünyada olduğu gibi ülkemizde de gıdaların büyük çoğunluğunu küçük aile işletmeleri sağlıyor. Dolaysıyla da tarımdaki en büyük kitle olmasıyla birlikte küçük aile işletmeleri ülke tarımının bel kemiğidir.  Küçük aile işletmelerimiz hem bölgesel anlamda ekonominin canlanmasını sağlar hem de tarımın sürdürülebilir olması açısından önemli rol oynar. Dolayısıyla ülkemizde tarımsal işletmelerin yüzde 85’inin küçük aile işletmelerinden oluşması nedeniyle bu konunun üzerinde öncelikli olarak durulması önem arz etmektedir.

Küçük aile işletmelerinin desteklenmesi ülkemizin gıda güvencesinin devamı açısından çok önem tayımaktadır.  Küçük aile işletmeleri zarar etse de tarımı terk etmeyip üretimine devam etmektedir. Bu nedenle aile işletmelerinin yaşatılması bir zorunluluktur. Ancak tarımsal desteklemelerin ağırlıklı olarak aile işletmelerine yönelik olması gerekirken, büyük işletmeler bu desteklerden önemli bir pay almaktadır. Dolayısıyla küçük aile işletmeciliğini ön planda tutarak desteklemelerin artırılması tarımdaki sürdürülebilirliğin en temel çözümlerinden biri olacaktır.

Ülkemizde küçük aile işletmelerini yaşatacak yeni projelere ve destekleme modellerinin hayata geçirilmesi şarttır. Küçük aile işletmeciliğinde sadece hayvancılık ya da sadece bitkisel üretim değil tarımın bütün üretim şekilleri vardır. Yani bir aile işletmesi koyunculuğun yanı sıra tarlasını da bahçesini de eker biçer. Böylece hem bölgesel olarak hem de ülke tarımına katma değer sağlar. Onun için öncelikle küçük aile işletmelerini yaşatacak, yetiştiricilerin refah seviyesini artıracak yeni projelere ve destekleme modellerine ihtiyaç vardır. Ayrıca genç çiftçi hibe projelerinin de yeniden uygulamaya konulması gerekmektedir. Genç nüfusumuzu tarımla buluşturamaz ve küçük aile işletmelerini tarımdan uzaklaştırıp kaybedersek aslında ülke tarımını kaybetmiş oluruz. Dolayısıyla gıdanın en etkili güç olduğu günümüzde 85 milyonluk nüfusumuzun gıda güvencesini sağlamak adına küçük aile işletmelerinin maddi ve manevi desteklerden önemli bir pay alması tarım ve hayvancılığımızın daha iyi yerlere gelmesini sağlayacaktır.

Ülkemizde ne yazık ki küçük aile işletmeleri; girdilerin yüksekliği, ürününün değerini bulumaması, ithalat gibi bir çok faktörden dolayı her geçen yıl kapanmaktadır. Derhal yanlış tarım politikilarından vazgeçilmeli, milli bir tarım politikası oluşturularak hayata geçirilmelidir.