Milas ilçesinde balıkçıların sorun ve taleplerini dinleyen CHP Muğla Milletvekili Burak Erbay, ülkenin sürdürülebilir bir balıkçılık ve su ürünleri politikasının bulunması gerektiğini vurgularken; “ Türkiye’de su ürünleri sektörü olması gereken seviyede değil, dünya ile rekabet eder hale gelmeliyiz. İktidarımızda Balıkçılık Bakanlığı kuracağız, sektörün ve balıkçıların sorunlarını çözeceğiz. “ dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Denizcilik, Balıkçılık ve Su Ürünleri Sektörü Saha Programı Başkanı CHP Sinop Milletvekili Barış Karadeniz, balıkçı esnafının sorunlarının tespit edilerek bir rapor halinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na sunulacak çalışma için ziyaretlerine devam ediyor.
Artvin Hopa’dan başlayan ancak Sinop’ta yaşanan sel felaketi nedeniyle ara verilen ve Hatay’da son bulacak olan ziyaretler kapsamında CHP’li Karadeniz, Muğla’nın Milas ilçesinde balıkçı esnafıyla buluştu. Milas Güllük ve Boğaziçi mahallelerinde CHP Muğla Milletvekili Av. Burak Erbay, Suat Özcan, CHP Milas ilçe örgütü ve balıkçı kooperatif başkanları ile balıkçı esnafının katıldığı toplantılarda, balıkçı esnafının sorunları ve talepleri dinlendi, çözüm noktasında atılacak adımlar değerlendirildi. Belediye başkanları ile bir araya gelinen toplantıda bölge balıkçılığının geleceği istişare edildi.
Balıkçı esnafı ile yapılan toplantı sonrasında, değerlendirmelerde bulunan CHP Muğla Milletvekili Av. Burak Erbay, üç tarafının denizlerle çevrili olmasına rağmen Türkiye’nin balıkçılık ve su ürünleri açısından potansiyelini yansıtamadığını ve yeteri seviyede olmadığını söyledi.
“Balıkçılık ve su ürünleri politikası oluşturulmalı”
“Balıkçılık ve su ürünleri tüm dünyada olduğu gibi ülkemiz açısından da büyük önem taşımaktadır.” diyen Erbay, şunları kaydetti: Ülkemizin toplam kıyı şeridi uzunluğu 8 bin 333 km’dir. Üç tarafımızı çevreleyen farklı sıcaklık ve tuzluluk özelliklerine sahip denizler, balıkçılık ve su ürünleri alanında büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle hem avcılık açısından hem de denizlerde yetiştiricilik yapılması açısından çok önemli avantajlara sahibiz. Ancak bu güne kadar kapsamlı bir balıkçılık ve su ürünleri politikası oluşturulmadığı için bu avantajdan yararlanamıyoruz.
“Dünya ile rekabet edecek düzeye gelmeliyiz”
Balıkçılık ve su ürünleri üreticiliğinin önemi tüm dünya tarafından kavranmaktadır. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) 2018 yılı raporunda son yıllarda en fazla gelişim gösteren sektörün su ürünleri sektörü olduğunu açıklamıştır. Yine milyarlarca insana sağlıklı ve besleyici gıda sağlaması nedeniyle Birleşmiş Milletler Genel Kurulu da 2022 yılını Uluslararası Balıkçılık ve Su Ürünleri Yılı ilan etmiştir.
“Türkiye’de su ürünleri sektörü olması gereken seviyede değil “
TÜİK’in açıkladığı 2020 verilerine göre, Su Ürünleri Üretimi 2019 yılına göre yüzde 6,1 azalarak 785 bin 811 ton oldu. Üretimin yüzde 37,1’ini avcılık yoluyla elde edilen deniz balıkları, yüzde 5’ini avcılık yoluyla elde edilen diğer deniz ürünleri, yüzde 4,2’ini avcılık yoluyla elde edilen iç su ürünleri ve yüzde 53,6’sını yetiştiricilik ürünleri oluşturdu. Türkiye’de avcılık yoluyla yapılan toplam üretim 364 bin 400 ton olurken, yetiştiricilik üretimi ise 421 bin 411 ton olarak gerçekleşti. Bu oranlar göstermektedir ki üç tarafı denizlerle çevrili bir ülkede dünya ile rekabet edecek düzeyde değiliz.
“Muğla su ürünleri üretiminin merkezidir”
Muğla Türkiye’nin en önemli kültür balıkçılığı merkezidir. Türkiye deniz kültür balıkçılığı üretiminin yüzde 65’i Muğla’da yapılmaktadır. 2021 yılında yaklaşık 97 bin ton su ürünü ihracatı yapılmış ve ülke ekonomisine 563 milyon dolar katkı sağlanmıştır. Muğla üretimin kalbidir. Ancak gerek üretim gerekse de ihracat rakamlarının arttırılması için çalışmalar yapılmalıdır. Bunun için de balıkçı esnafına yönelik destek paketleri açıklanmalıdır.
“Maliyetler her geçen gün artıyor”
Ülkemizin bütün kıyılarında ekmeğini denizden çıkaran balıkçı esnafımız, artan maliyetler ve vergiler nedeniyle emeklerinin karşılıklarını alamamaktadır. Balıkçı esnafımızın bir tekneye ruhsat alabilmek için 32 tane evrak hazırlaması gerekiyor ve 6-7 metrelik balıkçı teknesine ruhsat almak için yaklaşık 100 bin TL ücret ödemesi gerekmektedir. Balık ağı, kurşun, mantar ve mazot fiyatlarındaki artış da balıkçı esnafını zorlamaktadır. Bir boy ağ maliyeti yaklaşık 3 bin TL’dir. Bir balıkçı en az 10 boy ağ hazırlaması gerekmektedir.
“Balıkçı esnafımızın sorunlarına acilen çare bulunmalıdır”
Her şeyden önce balıkçılığı ayrı bir meslek kolu olarak tanımak gerekmektedir. Gemilerde balıkçılık yapabilmek için STCW belgesi gerekiyor. 2 bin 500 TL olan bu belgenin de beş yılda bir yenilenmesi gerekiyor. Balıkçılık için ayrı bir sigorta kolu oluşturulmalıdır. Diğer yandan balıkçı esnafının önemli sorunlarından bir tanesi de balıkçı barınaklarının yetersiz olması nedeniyle yeni bir düzenleme yapılması ve modern balıkçı barınaklarının inşa edilmesidir.
“CHP iktidarında balıkçı esnafının sorunları çözülecek”
Üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizde balıkçı esnafımızın yaşadığı sorunları çözüme kavuşturmak için kapsamlı bir denizcilik politikası oluşturacağız. Bütün bu sorunların çözümü için Denizcilik ve Balıkçılık Bakanlığı kuracağız. Balıkçılık ve su ürünleri üretimi başlı başına bir alan olarak ele alınacak. CHP iktidarında balıkçı esnafımızın tüm sorunlarını çözeceğiz.”
Haber Serdar Aksivri